Reklam
Reklam
HAK VE BATIL ÇATIŞMASI (2)
Nevzat LALELİ

Nevzat LALELİ

HAK VE BATIL ÇATIŞMASI (2)

26 Şubat 2025 - 16:59

 Bu arada Teodor Herzel adında ki Yahudi arkasına aldığı dünya Yahudileri adına Sultan Hamid’in karşısına çıkarak; “Filistin’de bize bir miktar arazi satın. Ruslarla harp halindeyken sizin Avrupa’ya olan borçlarınızı ödeyelim” teklifini yaptı. Ancak Abdülhamit; “İstediğiniz topraklar milletimindir ve kanla alınmıştır. Ben onları para ile satamam” dedi ve Yahudi’yi huzurundan kovdu.

      Bunlar boş durmadılar, Harekât ordusu hazırlayarak İstanbul’a yürüyerek payitahtı sıkıştırdılar, İttihat ve terakki fırkasını kurarak Osmanlı mebusan meclisine girdiler. Hristiyanları kışkırtarak onlara hazırlattıkları Haçlı orduları ile 19 büyük sefer yaptırdılar. Osmanlıyı yok etmek için hamle üzerine hamle yaptırmışlardır. Netice de Sultan Abdülhamid’i tahtından indirdiler, Sultan Vahdettin’i de beş parasız Avrupa’ya sürdüler.

      Batılın merkezi olan Yahudi inancına göre Yahudi’nin Yehova (Yahudi’nin ilahı) nezdinde kıymetli bir yeri vardır. Onlar Yehova’nın seçkin kullarıdır. Müslümanlar başta olmak üzere bütün insanlık ya Yahudi’ye köle olacak ya da çoluk çocuk, kadın erkek, genç ihtiyar demeden öldürüleceklerdir. Bu gün (2024) bu yanlış ve batıl inancın tezahürlerini Filistin de Gazze de açıkça görmekteyiz.

      Yahudiler, bu inanış ve yanlış hareketleriyle kötülüklerin merkezi haline geldiler. Kurdukları gizli ve açık sistemlerle, ellerine geçirdikleri para ve insan gücüyle başta ABD olmak üzere bütün insanlığı ellerinde oynatmaya başladılar.
 
       HAK VE BATILIN MERKEZLERİ
       Yukarıda anlattığım olaylar da göstermektedir ki batılın ve bütün kötülüklerin merkezi İsrail’dir. Peki, Hakk’ın merkezi neresidir hiç düşündünüz mü? 

       Hakk’ın merkezi de mi var demeyin? Merkezi olmayan hiçbir hareket başarıya ulaşamaz ve insanlığa yön veremez. Bu gün İslam ülkelerinin hemen hepsinin idarecileri işbirlikçilerdir. Yani açık ve gizli batılın merkeziyle veya ikinci derecedeki merkeziyle (ABD gibi) irtibat halindedirler. 

       Hakk’ın merkezini bulmak için illa onun iktidarda olması gerekmeyebilir. Hele demokrasi ile yönetildiğini söyleyen, iktidarı oy ile belirleyen, insanların medya ile yönlendirildiği ülkelerde o ülkenin iktidarını belirlemek de batılların elindeyse hakkı henüz iktidar olmayanlar arasında aramak lazımdır.

       Milli görüşün koalisyonla da olsa iktidar ortağı olduğu Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın Başbakan yardımcısı olduğu 1974 – 75 – 76 yılları… CHP – MSP, AP – MHP – MSP (1) ve AP – MHP – MSP (2) ile Erbakan’ın Başbakan olduğu RP ve YOL hükümetinin kurulduğu 1996 yıllarında yapılan çalışmalara bir göz atacak olursak;

       Manevi sahada (İmam Hatip Okullarının 30 dan 300’e çıkması, İHO mezunlarına Üniversitelere girme hakkının verilmesi, Yüksek İslam Enstitülerine İlahiyat Fakültesi sıfatının verilmesi, Yurt dışında okumuş gençlerin diplomalarının tanınması, 3000 yeni Kur’an kursunun açılması, Ahlak derslerinin ilk okuldan itibaren bütün okullarda okutulması, ahlaki kalkınmanın 5 yıllık kalkınma planlarına girmesi ve devletin bu kalkınmayı takip etmesi gibi.

       Maddi sahada (Özellikle ülkemizin bir uçtan öbür uca 325 ağıp sanayi fabrikalarıyla donatılması, DESİYAP adıyla ilk faizsiz bankanın kurulması, havuz sisteminin kurulması, denk bütçenin hazırlanması, işçi ve memur ücretleri ile emekli aylıklarının % 300 artırılması gibi) çalışmaları yapmıştır. 

       Dış politikada Kıbrıs Barış harekâtını yapması ve bu harekâtı zaferle sonuçlandırması, 8 Müslüman ülkeyi bir araya getirerek D8’i kurması gibi dev çalışmalar bulunmaktadır.

       Özet olarak ülkesini ve milletini kalkındırmak için Ağır Sanayiyi kuranlar Hakk'ın yolunda, bu fabrikaları yıkanlar ve satanlar ise batılla kol kola girerek gezenler dir. 

Bu yazı 70 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar