Mahalli/yerel gazetelerden öğrendiğimize göre Adapazarı-Düzce arasında bir demiryolu yapılması düşünülüyor muş. Aslında bu çok zamandan beridir söylenmekteydi. Kanaatime göre bunun faydasından çok tarıma zararlı olacağı düşünülerek şimdiye kadar yürürlüğe konulmadı.
Şimdi hangi mülahazalarla söz edilmeye başlandı bilmiyorum. Bazı kişilerin çıkarlarına hizmet mi edecek?” diye düşünmeden edemiyorum.
Ben Adapazarı’nda 15 yıl Kur’an Kursu öğretmenliği yapmış bir kimseyim. Dolayısıyla Adapazarı’ndan Akçakoca’ya gelebilmek için daha çok Adapazarı-Düzce yolunu kullanmışımdır. Hiçbir zaman Adapazarı-Düzce Yolunda trafik sıkışmamıştır. Şu yıllarda bile kendi özel arabamla Düzce-Adapazarı yolunda bir trafik yoğunluğuna rast gelmedim. Bu iki ilimiz arasında ayrıca bir demiryoluna gerek olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim.
Adapazarı-Düzce arasında bir demir yolu yapılması ise bu iki ilimiz arasındaki münbit/verimli araziler metrekarelerce yok edecektir.
Bu illerimiz arasında benim “transitban” dediğim “otoban” vardır. Önceleri E-5 denilen, şimdi ise D-100 ismi verilen normal yolun dışında bir yolun yapılmasına, özellikle demiryoluna hiç mi hiç ihtiyaç yoktur.
Eğer düşünülen bu yol yapılırsa peşinen birçoklarının bedduasını alacağımız gibi gelecek nesillerin de bu yolu yapanlara beddua edilecek, belki de lanet yapılacaktır.
Evet Demiryolunu değil tarımı dikkate alalım ve o verimli/münbit arazileri heder etmeyelim!
M. Hamdi GÜNER/Emekli Müftü
YORUMLAR