6 Nisan 2021 tarihinde CNN TV’de “Akıl Çemberi” programında Koronavirüs salgını konuşuldu. Başak Şengül’ün yönettiği, Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Prof. Dr. Kemalettin Aydın, Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu Başkanı Aykut Yenice’in katıldığı programdan notlar:
Başak Şengül: 2 doz aşı olduğum halde testim pozitif çıktı diyenler var. Buna ne diyorsunuz?
Prof. Dr Mustafa Necmi İlhan: 2 doz aşı olsanız, üzerinden 2 hafta geçse dahi koronavirüse yakalanmayacaksınız diye bir şey yok. Yine fiziksel mesafeye, maskeye, hijyene, temizlik gibi unsurlara, kapalı ortamda mümkünse az bulunmaya, temiz hava ile havalandırmaya dikkat edilmesi lazım. Aksi takdirde kişiler enfekte olabilirler. Aşı, kişileri koronavirüsten korumuyor sadece hasta oldukları takdirde hastalığı ağır geçirmelerini engelliyor. Açık söylemek gerekirse aşı; Hastalığa yakalanmamakla beraber, maske, fiziksel mesafe, hijyen, temiz hava bütün dünyanın korona virüsten korunmada, koronavirüs hastalığına yakalanmamada ve hastalığı ağır geçirmemede önemli faktörlerden birisidir.
Prof. Dr. Kemalettin Aydın: Türkiye’de gerçek filyasyon yapılıp kaynağın ne olduğu çalışmaları tam olarak yapılmadığı için şu anda Türkiye’deki yaşam alanımızın parçalarında virüsün ne oranda yayılmada etkili olduğunu bilmiyoruz. Hepimiz bir şeyler söylüyoruz. Bu virüs bize kafe-restoranlarda, evimizin içinde, toplu taşımada, bilmem nerede bir eğlencesinde mi bulaştı bilmiyoruz. Bunlarla ilgili bilimsel veriye sahip değiliz. Bizler ne yapıyoruz? Uluslararası makaleleri okuyarak konuşuyoruz. Uluslar arası alandaki sosyoloji ile Türkiye’deki sosyolojinin ne kadar uyuştuğuna bakmıyoruz…
Aykut Yenice: “Niçin bu Ramazan ayında kapatma kararıyla karşı karşıya kaldık? Tam kapanmak çözümse uygulayalım bir an önce kurtulalım. Bir yıldır dükkanı kapalı olan insanlardan bahsediyoruz. Sayın Mustafa Necmi İlhan ve Sayın Kemalettin Aydın hocanın çizdiği tablodan yola çıkarak bir yıldır bu işyerleri niye kapalı diye ortaya soruyorum? Bu soruya bir cevap istiyorum.”
Prof. Dr. Mehmet Ceyhan: “Tam kapanacaksa kapansın bu iş hallolsun diyorlar. Öyle olmuyor bu iş. Çin tam kapanmayı uyguladı. Yerli vakaları sıfıra indirdi. Hala Vuhan bölgesinde çok özel durumlar dışında tehlike devam ediyor. Diyelim ki tam kapanmayı yaptık. Vakaları sıfırladık. Dışarıdan birisi geldi pozitif çıktı, bulaş başlar eski duruma gelmemiz birkaç ay sürer. Onun için bu iş tam kapanmayla kesin olarak bitmiyor. Bu pandemi tehlikesi dünyada ortadan kalkıncaya kadar devam edecek!
Koronavirüsü sadece Türkiye’de sıfırlamamız yetmiyor. Zaten uyguladığınız testlerin %60’ı doğru sonuç veriyor. Ölçüyorsunuz sonuç negatif çıkıyor. Unutmayın ki bu virüs pandemiyi Vuhan’da tek bir kişiye bulaşarak başlattı ve çok kısa sürede Dünyada 100 milyonu geçen vakaya ulaştı. Bu yüzden de tam kapatma tek başına çözüm değil. Mesela; İstanbul için tam kapatma önerileri var. Anlayabiliyorum. Ama yarın gevşettiğiniz anda yeniden girer. Hiç gevşememeniz lazım. Mesela, işyerlerini kapattık hemen açmamanız lazım. Aylarca bekleyip ona göre peyderpey açmanız lazım. Yoksa tam kapattık tekrar kaldırdık. Normalleştik. Gene eski haline döneriz. Arkasından çok sıkı önlemleri devam ettirmezseniz boşuna 28 gün kapanmış olursunuz. Bu salgın öyle bir şey ki kontrolü çok zordur. Tam kapatma ekonomik sebepler nedeniyle mümkün de görünmüyor.
Ben, Çin aşısı oldum. Ben, bakanlıkta ruhsat komisyonunda 25 yıl çalıştım. Ben Çin’den aşı alınmasına pandemi aşıları hariç 25 yıl boyunca karşı çıktım. Çin’den herhangi bir biyolojik ürünün alınmasını istemedik. Çünkü bu gibi sorunlarla ilki denenmiş karşılaşılmış… Aşının amacı bulaşı engellemek değil, aşı sadece yapılan kişiyi korur. Bulaşmayı engellemez…”
***
TV’lerde konuşan çok değerli hocalarımız açıkça ve harbiden; “Korona virüsün şu anda Türkiye’de ne oranda yayılmada etkili olduğunu bilmiyoruz. Bu virüse biz kafede mi, restoranda mı, evde mi, toplu taşımada mı, bilmem nerede bir eğlence merkezinde mi yakalandığımızı bilmiyoruz. Bunlarla ilgili herhangi bir bilimsel veriye sahip değiliz. Bizler bu bilgileri Uluslararası makaleleri okuyarak konuşuyoruz. 2 doz aşı olsak bile koronavirüse yakalanabiliyoruz. Aşı, sadece hastalığı hafifletiyor. Aşı; fiziksel mesafe gibi, maske gibi, hijyen gibi önemli faktörlerden ancak bir tanesidir.” diyorlar.
Korona virüsünden kurtulabilmek için tam kapanma çözüm değilse, bu virüsün tüm Türkiye’de sıfırlanması çözüm değilse, Tüm dünyada yüzde 99’un da 99’u sıfırlansa bile bir kişide bu virüs varsa, bu virüs Vuhan’da nasıl ki bir kişiden dünyada 100 milyon kişiye bulaşmışsa bu tehlike devam edecek demektir. 13.04.2021 tarihli “koronavirüs biter mi dersiniz” başlıklı köşe yazımı okuyanlar da bu konuda tıp doktorlarının belirsizlik ve çelişkiler içinde olduğunu fark etmişlerdir.
Anladığım şudur: Grip diye bildiğimiz bulaşıcı hastalık ne ise Koronavirüs de bir başka bulaşıcı hastalıktır. Grip virüsü ortaya çıktığı günden beri nasıl ki hala devam ediyorsa bu da öyle devam edecek demektir. İnsanlar grip virüsünün verdiği tahribatı hafifletmek için daha önceki yıllarda nasıl ki aşı olma ihtiyacını hissetmişlerse bu virüsün verdiği zararı da hafifletmek için aşı olma ihtiyacını hissedeceklerdir. Diğer grip aşılarında olduğu gibi isteyen, istediği çeşit aşıyı belli aylarda koronavirüs aşısı olarak yaptırabilecekler demektir. Daha önce grip hastası olan bir kişi, nasıl ki yanındaki veya karşısındakine karşı dikkatli davranması gerekiyordu ise bu virüsten de kendimizi daha fazla sakınmalıyız, karşımızdaki insanlara karşı daha dikkatli olacağız demektir.
Hoşça kalın.
YORUMLAR