65 yaş üstü ve 18 yaş altı insanımıza hafta içi belli saatlerde sokağa çıkma yasağı koyduk. Lokantalarımızı, kafe vb. yerleri kapattık. Kısmen açtık, tümden kapattık vb. Şehirlerarası ve şehir içi yolcu taşımacılığında otobüse aldığımız yolcu sayısını azalttık, yolculuğu zorlaştırdık. İnsanlarımıza maske taktırdık, aramıza mesafe koyduk, temizlik kurallarına daha fazla dikkat ettik. Resmi kurumlarımızda kademeli mesai uyguladık. 8. ve 12. Sınıf öğrencilerini okullara çağırdık, diğer öğrenciler ekrandan ders yapacak dedik! Resmi kurumlarda kronik hastalığı olanları ve hamile olan memurlarımızı mesaiden muaf tuttuk. Özel kurumlarda da kademeli mesai uygulamalıyız, hamile olan çalışanlar mesaiden muaf tutulmalı dedik.
Bölgesel tedbirlerle bu Pandemi önlenemez, Tüm Türkiye’de ortak tedbir almalıyız, alacağımız ortak karar sonucu tam kapanalım, tam kapanamayız çünkü ekonomimiz ona müsaade etmez, tam kapanmak yetmez, tüm sınırlarımızı da kontrol altında tutmalıyız. Türkiye olarak kapansak, koronayı sıfırlasak bile korona dünyadan yine kalkmaz dedik. Aşı olmamız lazım, aşı olsak bile temizlik, maske, mesafe kurallarına uymalıyız, aşı olsak da korona bulaşır ama hastalığı hafif atlatırız, hafif atlatırız ama hastalığı ağır olarak atlatanlar da var dedik. Aşı olalım ama Çin aşısı mı, Alman aşısı mı?
*… Hepimiz bir şeyler söylüyoruz ama bu virüs bize nereden ve nasıl bulaştığını bilmiyoruz. Bunlarla ilgili bilimsel veriye sahip değiliz. Bizler, uluslararası makaleleri okuyarak konuşuyoruz.
*… Zaten uyguladığınız testlerin %60’ı doğru sonuç veriyor. Unutmayın ki bu virüs Vuhan’dan tek bir kişiye bulaşarak salgın halini aldı. Çok kısa sürede Dünyada 150 milyonu geçen vakaya ulaştı. Bu yüzden de tam kapatma tek başına çözüm değildir. Tedbirleri hiç gevşetmemeniz lazım. Mesela, işyerlerini kapattık hemen açmamalıyız, aylarca bekleyip ona göre peyderpey açmanız lazım. Yoksa tam kapattık tekrar kaldırdık. Normalleştik. Gene eski haline döneriz
*… Sınırlarımızı kapatsak bile korona ortadan kalkmaz. Çünkü tüm ülkeler de aynı şekilde tedbir alması lazım. Dünyanın herhangi bir yerinde bir tek virüs bile kalsa bu virüs yine milyonlarca insana bulaşır.
*Düşman en yakınımızda! Düşman; kendi çocuğumuz, eşimiz, çünkü onlar dışarıdan alıp bize veriyor. Veya biz ona veriyoruz. Veya çalışma mekanındaki arkadaşımız, başka kişiler değil, toplu taşımadaki insanlar vb…
**
Yukarıda yazılı olanların hiçbirisi bana ait değildir. Yazılı olan bir takım kararlar bilim kuruluna ait, kararların dışında söylenenlerin tamamı ise bilim adamı olarak TV’lerde fikirlerini bizlere arz eden tıp hocalarımıza aittir.
Anne baba ayrı ayrı, çocuklar ayrı ayrı odalarda mı kalacaklar? Yemeği kim pişirecek, kim dağıtacak, temizliği kim yapacak, çamaşırı bulaşığı kim yıkayacak? İşe gitmeyeceğiz. Neden? İş arkadaşımızda korona varsa bize bulaşır veya bizden onlara bulaşır. Toplu taşımaya binmeyeceğiz. Neden? Bizde veya araçtakilerde korona varsa birbirimize bulaştırabiliriz. Resmi, özel tüm işyerleri kapansın.
Bilim adamlarımız bu konuda her şeyi anlattılar ve anlatmaya devam ediyorlar. Fakat kimse kusura bakmasın da ben yukarıda anlatılmış olanlardan başkalarına anlatabileceğim olumlu ve umut verebileceğim bir şey anlayamadım.
***
Yukarıda anlatılanlardan ancak şu sonucu çıkarabildim: Dönüp dolaşıp aynı noktaya geliyoruz. İnsanlar uzun süre dışarıya çıkmasın. İşe gitmesin. Hayat dursun. Anne, baba, çocuklar, arkadaşlar hiç kimse kimseyle görüşmesin. İyi de nereye kadar?
Haddim değil ama şöyle söylense daha anlaşılır olmaz mı; Bu koronavirüs, Grip hastalığının ilk çıktığı yıllarda olduğu gibi ölümcül etkisi fazla olan salgın bir hastalıktır. Elimizden geldiğince maske, mesafe, temizlik kurallarına uyalım. Aşımızı olalım, aşı olunca gevşemeyelim, aşı olmak demek her şey bitmiş demek değildir, diğer tedbirlerimizi de uygulamaya devam edelim. Aşının insan üzerindeki tek etkisi koronavirüs hastalığına yakalanırsak hastalığımızı hafif geçirmek içindir. Aşı olursak virüs kimseye bulaşmayacak, aşı olana da kimseden virüs bulaşmayacak diye bir garantisi yok. Koronavirüs gerçeğini kabul edelim, grip gibi onunla yaşamaya devam edeceğiz, tamamen ortadan kalkacak diye kimse umutlanmasın. İnsanları Koronavirüsten korkutmaya gerek yok çünkü korkunun ecele faydası yok.
Allah hayatını kaybedenlere rahmet eylesin, hasta olanlara acil şifalar versin, Allah hepimize sağlıklı hayırlı uzun ömürler versin.
Hoşça kalın.
YORUMLAR