Çöp ayrıştırma eğitimi okullardan başlasın!
Geçtiğimiz günlerde Düzce belediyesine ait “Kapalı Entegre katı atık ayrıştırma ve işleme tesisi” ne gittik. Düzce’nin tüm çöpleri orada. Çöplerimiz bile pis. Kapımızın önüne konulan çöp konteynerlerine attığımız çöplerin naylonu, metali, sebze artığı ve kağıt türü çöpler ayrı ayrı çöp konteynerlerine konmalı. Bunun eğitimi okullardan başlamalıdır. Bu konuda Düzce Belediyesi, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile yarından tezi yok işbirliği yapmalıdır.
Düzce’de geleceğe yönelik çalışmalar!
Bugünkü durumu tespit geleceğe ufuk açmaktır. Antik tiyatroya nasıl değer veriyorsak bizden sonrakiler bizi toprak altında aramasın yaptıklarımızı bilsin.
Düzce Belediyesi ilimizden çıkan ünlüleri tespit etmeli yıllar sonrasının tarihini bugünden yazmalıdır. Düzce’nin ünlüleriyle zaman zaman programlar yapıp arşivlemelidir. Bu hizmeti de kültür hizmeti olarak yapmalıdır.
Mesela ne yapılabilir; Düzce’nin zenginlerinden Düzce’ye faydası olanların isimleri kısa öz geçmişleri, Düzce’den çıkan vali, kaymakam, Milli Eğitim Müdürü, Genel Müdür, Müsteşar, Doktor, Eczacı vb. gibi kişilerin bilgileri arşivlenmeli.
Valilerin, belediye başkanlarının milletvekillerinin özel gün ve kutlamalarda yaptıkları örnek konuşmaların kayda alınması, içinde bulunduğumuz durumu anlatan, geleceğe yön veren konuşmaların arşivlenmesi vb.
Düzce’nin bugünkü fiziki durumunun fotoğraflanması, halihazırdaki bilindik turistik yerlerin çekiminin yapılması, yöremize ait varsa şarkıların, türkülerin, halk oyunlarının, yoksa hazırlanması kültür yapısının arşivlenmesi. Film, şiir, tiyatrolardaki boşlukların ilimizi yansıtan müziklerle doldurulması vb. çalışmalar yapılabilir.
Yol kenarlarında park eden araçlardan ilk 15 dakika ücret alınmasın!
Şehir merkezinde yol kenarlarına park eden araçlardan Düzce Belediyesi, belirlenmiş bazı noktalarda park ücreti alıyor. Uzun süreli park edenlerden ücret alınsın ama kısa süreli mesela; 20 dakikalık bir süre park eden araçlardan ücret alınmasa olmaz mı?
Yağmurlu havada şemsiye ile camiye girmek!
Özellikle şehir merkezinde yağmurlu havada işi için dolaşan vatandaş ezan okunduğunda camiye gidiyor. Sağanak halinde yağan yağmur veya şiddetli bir yağmurlu havada elinde şemsiye ile giden vatandaş şemsiyesini kapatıp camiye girecek ama şemsiyeyi nereye koysa su akıtacağı için koyacak yer bulamıyor.
Camilerin giriş kapılarına sağlı sollu iki adet büyük plastik kovalar konulup üzerine “ıslak şemsiyeler içindir” şeklinde bir yazılamaz mı? hem ıslak şemsiyeler halının üzerine konulup halıların ıslanmasının önüne geçilir hem de cami girişlerinde ihtimaldir ki bu ıslaklıklardan oluşan halı kokularının önüne geçilir. Ne dersiniz? Hoşça kalın.
YORUMLAR