Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinde vatandaşlardan başıboş köpek şikayetleri ile zor anlar yaşayan muhtarlar, belediyeyi aradıklarında "kanun var" cevabını aldıklarını, bunu vatandaşlara anlattıklarında ise vatandaş da "çocuğum var" sitemiyle karşılaştıklarını söyledi. Muhtarlar; Başıboş sokak köpeklerinden dolayı günde en az on kişinin kendilerini aradıklarını belirterek, belediye ve vatandaşlar arasında kaldıklarını söyledi.
Muhtarlardan Ali Yiğit, başıboş köpeklerin cadde ve sokaklarda sürüler halinde gezmeye başladığını belirterek, soruna kesin çözüm bulunmasını istedi. Mahallelerimizin cadde ve sokaklarında topluca gezen, başıboş dolaşan sokak köpekleri vatandaşlarımızın korkulu rüyası haline geldi. Sürüler halinde gezen köpekler vatandaşları bazen metrelerce kovalıyor. Özellikle sabah namazına giden cami cemaati ve erkenden okula giden öğrenciler büyük korku yaşamaktalar. Köpek saldırılarından dolayı yaralanan öğrenci ve vatandaşlar var.
Belediye yetkilileri 5199 sayılı hayvanları koruma kanunu gereğince sahipsiz köpekleri hayvan barınağında tutamıyor. Kanunla koruma altına alınan köpekler yasa gereğince rehabilitasyon işlemleri olan, acil müdahaleleri, tedavileri, gerekli işlem ve girişimleri ile üremelerinin önüne geçmek için kısırlaştırma operasyonlarını yaparak, barınma ve beslenme ihtiyaçlarını sağlayarak rehabilite edilen bu hayvanlardan uygun olanları tekrar alındıkları bölgelere bırakılmak zorunda. İHA
***
Başıboş köpekler sadece Malatya’da yok. Türkiye’nin her ilinde, ilçesinde, mahalle veya köyünde var. Bu köpeklerden insanlar şikayetçi. Basında, yukarıdaki haberde olduğu gibi zaman zaman haberler çıkıyor. Bu konu gerçekten insanımız için problem. Köpeklerin acil müdahale gerektiren durumu varsa tedavisi yapılır, üremelerinin önüne geçmek için kısırlaştırılır, barınma ve beslenme ihtiyaçları varsa giderilir. Bu yapılanları insan olan her insan zaten anlar.
Sabah namazına giderken yolda köpeklerle karşılaşan cemaat şikayetçi. Okuluna gitmek için evinden çıkan çocuğu annesi irili ufaklı köpeklerden korumak için otobüs durağına kadar götürüyor ve durakta beklemek zorunda. Okul dönüşü halk otobüsünden inip evine gelecek olan çocuğunu annesi yine durakta beklemek zorunda. Annesi çocuğu markete gönderemez kendisi gitmek zorunda. Anne de markete veya otobüs durağına giderken aynı şekilde tedirgin.
Bu durum belediyeye intikal ettiğinde ise, biz belediye olarak o köpeklerden acil müdahale gerektiren durumu olanların tedavisini yapıyoruz, karınlarını aç ise doyuruyoruz, üremelerinin önüne geçmek için de kısırlaştırıyoruz. Bunun dışında yapacağımız bir şey yok cevabını veriyor.
İnsanların anlamadığı veya anlayamadıkları bir konu var; Köpekleri tedavi etmenin, doyurmanın, üremelerinin önüne geçmek için kısırlaştırmanın insanları ısırıp ısırmamasıyla ne alakası var? Hoşça kalın.
YORUMLAR