Bu yıl bahçe bostan işlerinde epey geç kaldım.İsteyerek veya istemeyerek geciktirmiş olabileceğim gibi , dış mihraklar da beni engellemiş olabilir. Ben de canım nasıl isterse, işime nasıl gelirse öyle anladım ve suçu bostana attım kurtuldum.
Sevgili günlük,
Sabah saat altıyirmi, hava mis gibi.Sessizliğin sesini kedi mamasına dadanan kuşların gaga sesi ve bozulmaya aday buzdolabı sesi bozsa da aldırmıyorum.Hafif esen rüzgarla sallanan elma ağacının yapraklarına vuran güneş adeta altın rengine çeviriyor.Konşunun pembe gülleri açmış.Bahçe duvarına astığım saksılar da çiçekler coşmuş.Güller çok budadım diye küsmemişler, açmışlar.Yani bana mutlu olmak için gene çok sebep var anlayacağınız.
Sevgili günlük,
Saat onotuz, romantiklik bir yere kadar deyip, gidip fide aldım.Güneş çok yaktığı için ekmedim.Akşamüstü toprak gübrelendi ve tüm fideler ekildi.Sülüklere fideleri kesmemeleri, kedilere de fidelerin diplerini oynamaları tembih edildi.Herkes haddini bilsin dedim.Biz, sana yardım ve yataklık yapıyoruz, toprağı havalandırıyoruz, bilime, ilime hizmet ediyoruz gibi safsatalara karnımız çok tok, boşuna uğraşmayın, dedim.Hatta kızdırmayın beni, topunuzu dökerim sokağa diye de tehdit ettim.Umarım anlamışlardır.
Sevgili günlük,
Bahçe bostan, yan gel Osman demedim.Tarlada izi olmayanın, harmanda yüzü olmazmış sözünü kendime klavuz seçtim.Üstüme vazife olanı yaptım, olmayan için de haddimi bildim.
Hoş geldiniz sebzelerim.
24.05.2021
Gülten ÖZDEŞ
YORUMLAR