Adalet ve Kalkınma Partisi Kahramanmaraş Milletvekili, eski Kültür ve Turizm Bakanı Mahir Ünal, NTV’deki canlı yayında “Halk oylaması da siyasi bir süreçtir” dedi geçenlerde…!
Güzel…bana göre de “siyasi bir süreç…!Ancak halkın sesi, gözü kulağı olan medyaya baktığımızda “hiç de öyle görünmüyor…” Sokağa göz attığımızda ya da (genellikle parti genel başkanlarının katıldığı) siyasi parti mitinglerine baktığınızda “kesin olarak siyasi bir süreç…” Parti logoları parti bayrakları partili araçlar sokaklarda maşallah…! (Gerçi anamuhalefet partisi CHP parti bayrağı kullanmıyor ama Ak Parti ve MHP bayrakla kampanyalarda ön plana çıkıyor…)
Peki bir de gazetelere bakın…!
Hiç rastladınız mı boy-boy renk-renk reklam ve tanıtımlara…!Yerel medyada hiç rastladınız mı parti reklamlarına…! Yok tabii ki…!
Seçim zamanı nefes alan medya bu defa referandumda büyük sıkıntılar yaşadı. Haberi medya yapacak, kaymağı başkası yiyecek!
YEREL MEDYA ÖLSÜN MÜ..!
Oh ne ala ne ala…!Olacak şey mi bu…Siyasi partilerin meydanlarda cirit attığı böyle bir ortamda bu referandumda “siyasi partilere EKONOMİK YARDIM kesinlikle yapılmalıydı…”Madem bu süreç siyasi bir süreç, bu katkı sağlanmalıydı…!(Bana göre küçük parti yoktur ama) “özellikle küçük” diye bilinen siyasi partiler “paramız yok bütçe oluşturamadık” bahanesiyle bu referandum sürecinde gazetelere ilan-reklam veremediklerinden dert yanıyorlar… (Büyük diye bilenen ) Bazı partiler de “bu seçim değil ki referandum, devletten de yardım alamadık” mazeretine sığınarak onlarda ilan-reklam vermiyorlar, vermediler…Ne olacak bu gazeteler…Yok olmaya yüz tutmuş, sefilleri oynayan yerel medya ölsün mü…!Yaygın medyanın gölgesinde ayakta kalmaya çalışan yerel medyanın bu halini ahvalini kim anlatacak kim anlayacak Allah aşkına…
GAZETECİ MİLLETVEKİLLERİ LÜTFEN…!
TBMM’deki geçmişi gazeteci olan milletvekillerimize buradan hatırlatmış olayım. Her partide var isim vermeme gerek yok geçmişinde gazeteci olan milletvekili…En azından “bundan sonraki referandumlarda partilere ekonomik destek sağlasınlar ki partiler de rahat nefes alsın, yerel medyada soluklansın…Bu vesileyle “kanunların hazırlanmasında etkili olacak olan milletvekillerine ilanen duyurmuş olayım…Bu referandum geçse de “bundan sonraki referandumların da siyasi bir süreç olacağı kabul edilerek” partilere bütçeden yardım çıkartılması gerekiyor…
Sayın vekillerimiz ben size bir nebze de olsa durumu izah etmeye çalıştım. Top sizde bundan böyle…!
16 Nisan’da yapılacak referanduma kilitlensek de bazı gerçeklerin bu sisli havada gözardı edilmesinin gelecek açısından “tehlikeli sinyaller”in habercisi olduğunu belirtmem gerekiyor…!
Şimdi konumuza dönebiliriz:
DÜZCE ÖLÇÜDÜR “HER OYLAMADA…”!
Halkımız referandumun nasıl bir değişikliğe yol açacağını sandıkta cevabını verecektir bu muhakkak…Değişecek olan ne: “Rejim” mi “sistem” mi onu da birlikte göreceğiz…!Aslında bir gecede bu kadar tarihi bir geçmişe sahip bir ülkede bu kadar şeyin anında değişeceğini dillendirmek de pek de mantıklı görünmese de 15 Temmuz’da yaşanan “darbe girişimi”nin yarattığı travma kafaları bulandırıyor.
Koca bir ülke nasıl bir gecede kaba tabirle bir anda “takla atar”…!
O yüzden sessiz ve sakin bir ortamda bu referandum sürecinin hayırlısıyla sonuçlanması bizim temennimiz…!
“17 nisan’da ülke uçacak, veya ülke batacak…”Yanlış ifadeler bunlar… Bu tür söylemlerin içi boş aslında…Detay verirsem yanlış anlaşılır. Ancak birkaç tespitte bulunmadan geçemeyeceğim:
EVET Mİ HAYIR MI?
Referandumla ilgili şu yorumu yapıp kapatayım konuyu: “Evet’in veya hayır’ın oranını merak ediyorsanız Düzce’den çıkan ilk sonuçlara bakın yeter: Düzce ölçüdür, terazidir.
Evet ve hayırla ilgili tespitte bulunmak gerekirse:Eğer Ak Parti, son seçimde Düzce’de aldığı oy oranının yüzde 10-15 puan altına düştüğü takdirde Türkiye’de kesin olarak hayır çıkar…! Ya da hayır’la evet kılpayı çıkar…Yazın bunu bir kenara…Düzce’den çıkacak yüzde 70-80 evet oranı da Türkiye’de “evet”in kazanacağı anlamı taşır.
BAKAN ÖZLÜ “REKOR PEŞİNDE”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, “Düzce Türkiye 1.olacak” derken ezbere konuşmuyor. Üstelik bu açıklamayı da Başbakan Binali Yıldırım’ın hazır bulunduğu bir toplantıda dile getiriyor…! Sayın Özlü bir rekorun peşinde anlaşılan…10 belediyeyi fire vermeden almış bir partinin bakanı olmak “bu olsa gerek…”
Sonra, Ak Parti İl Başkanı Hikmet Keskin’de bir siyasi olarak ilk tahminlerde bulunanlardan biri… Televizyonda canlı yayında “Hedefimiz yüzde 80 oranında evet çıkarmak” diyerek son seçimde aldıkları oy oranını en az 10 puan geçmek istediklerini belirtiyor.
CHP’NİN BÜYÜK KOZLARI DÜZCE’DEYDİ…
Evet cephesi bu tür tahminler yürütürken, hayır cephesinden CHP İl başkanı Zekeriya Tozan’da son yılların en önemli çıkışını yaparak bana göre büyük “sükse yaptı”: “Onlar (Ak Parti’yi kastederek) Düzce’de yüzde 80 oy çıkartsınlar ben siyaseti bırakıp şehri terk ederim.”
Ciddi bir söylem, son yılların en önemli iddialarından biri bana göre…!
Hayır için CHP tek başına alanda mücadele ediyor…Genel merkez de partinin büyük kozlarını Düzce’ye sürerek bir anlamda Ak Parti’nin kalesi konumundaki Düzce’den puan almak istiyor. Trabzon Milletvekili Av. Haluk Pekşen, Düzce’den sorumlu İst. Milletvekili Av. Mahmut Tanal, Yalova Milletvekili Muharrem İnce, komşu ilimiz Bolu Milletvekili Av. Tanju Özcan başta olmak üzere çok sayıda partili yetkili, genel merkez tarafından adeta Düzce’yi taramaya çalışıyorlar…CHP 25 ve 26. Dönem Düzce Milletvekili Adayı Zafer Teber’de sürekli alandaydı ve hem kahve toplantılarında, köy gezilerinde; hem Tv programlarıyla “Hayır’ın gerekçelerini anlattı”
CHP’NİN “BAYRAK” STRATEJİSİ…!
Eksiklerini belirtmem gerekirse:“CHP Düzce’nin muhafazakar kesiminden hayır oyu almak istiyorsa Partinin muhafazakar kesimini temsil eden İlhan Kesici ve Genel Başkan Yardımcısı, eski HAS Partili Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu gibi ağır toplarını Düzce’de sahaya sürebilirdi…Düzce’nin yapısı gereği muhafazakar kesimi etkileyecek söyleşilerde bulunabilirdi..
Bu kampanyada CHP’nin altı oklu parti bayrağı yerine Türk Bayrağını taşıması ve ön plana çıkarması bana göre iyi bir referandum taktiği…CHP bundan puan alır bunu bir kenara yazın…!
Vatan Partisi’nin de “Hayır kampanyalarına” kendi çapında destek çıktığını görüyoruz.İl Başkanı Fethi Sönmez alanda parti olarak çalışmalarda yönetim kurulu üyeleriyle birlikte “hayır”ı yorumluyor ve halka bunun bir demokrasi yarışı olduğunu vurguluyor.
Prof. FEYZİOĞLU AKÇAKOCA’DA MORAL BULDU.
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu’da, Düzce Barosu’nun tertiplediği “Anayasa Değişikliğini Tartışıyoruz” adlı panelde Akçakoca’da halkla buluştu.Otelin konferans salonunu hınca hınç dolduran halkın ilgisi dikkat çekiciydi…Düzce Barosu Başkanı Av. Azade Ay’da yaptığı “net tespit”lerle Feyzioğlu’yla birlikte dikkat çeken söylemleriyle ilgi odağı olduğunu gördük.
SP’NİN SESİ KISIK!
Hayır vereceklerini her halükarda dile getiren Milli Görüş’ü temsil eden, rahmetli Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın partisi Saadet Partisi(SP)’nin kampanyalarda ön plana çıkmadığını görüyorum…Hee tabi ki her propaganda ekonomiye dayanıyor…İl Başkanı Birkan Mertol’un zaman zaman basın açıklamaları ile dikkat çeken söylemleri olduğuna şahit olmadık değil ancak böyle kısık sesle mesafe almak o kadar kolay değil. Partilerdeki ses kısıklığı genellikle “ekonomik” olmuştur bunu da unutmamak lazım..
BBP İLE MHP BİR ARADA…!
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun partisi BBP’de son anda “Evet” kampanyasında dikkat çeken çalışmalarda bulunuyor. BBP’nin MHP gibi tabanında bazı grupların bu konuda rahatsız olduğu duyulmuş olmasına rağmen bu referandum tarihe “BBP ile MHP’nin ilk kez -sandıkta renk seçiminde- bir araya geldiği bir organizasyon” olarak hatırlanacak.BBP’nin Düzceli MKYK Üyesi olan Bayram Bilgin’de Genel Başkan Mustafa Destici ile birlikte yaygın ve yerel kanallarda ve alanda “EVET” için çaba sarfediyor.
BBP’NİN TAHMİNİ NET: ”YÜZDE 54.9”
Referandum kampanyalarına son hızla devam eden Büyük Birlik Partisi (BBP)’nin Genel Başkanı Mustafa Destici, Düzce’de yaptığı basın toplantısında önce “Neden Evet oyu verilmesi gerektiğini” maddeler halinde sıraladı. Sonra iş, saru-cevap faslına geldiğinde “BBP, seçim ittifakı yaptığı Milli Görüş’ü temsil eden SP’nin Hayır kampanyasında aldığı tavrı nasıl buluyorsunuz ve referandum öncesi tahmin yapmanız mümkün mü” şeklindeki sorumuz üzerine net cevap verdi: ”Yüzde 54.9 son tahminimiz. Bu son yapılan anket sonucudur” diye cevaplandırdı,
Kamuoyunda “referandum sonrası en fazla merak edilen konunun bu iki partinin birleşme konusunda takınacakları tavır” olduğunu belirtmem gerekiyor.
BBP bu taktiği ile referandum sonrası “Ak Parti ile mi yola devam edecek” yoksa “MHP ile birleşerek mi yoluna devam edecek” bunu hep birlikte göreceğiz.
TAHMİNLER PUSLU…!
Bu referandumun bugüne kadar yapılan referandumlar içinde tahmin , taktik ve propaganda çalışmaları açısından tahminlerin “çok puslu” olduğunu belirtmem gerekiyor. Nihayetinde bunun seçim değil referandum olduğuna halkımızın çoğunluğunun halen inanmadığı gözlense de…
Bu referandum bize her halükarda artık Türkiye’de “sandığa saygı” anlayışının yerleşmesine bir zemin hazırlayacağını düşünüyorum.Nasıl olsa “siyasi söylemlerden” kaçınarak sandığa gidiyoruz o halde sandık açıldığında da çıkacak sonucu itidalle karşılamak gerekiyor.
“Biz bize lazımız, yeteriz de biz bize…”
Yeterki zıvanadan çıkmayalım…!
YORUMLAR