2019’a merhaba derken 31 Mart 2019 günü yapılacak “Yerel Seçim”in “Genel Seçim” havasına dönüştürülmesinin sandığa nasıl yansıyacağını sabırla beklemeye başladık.
Bu seçim kolay bir seçim olmayacak bunu bilesiniz. Kurulan ittifakların sonuca nasıl yansıyacağını da bir anlamda “test etmiş” olacağız.
Liderlerin “büyükşehirlerde ittifak kurma” kararını neden diğer şehirlerde yapmaktan kaçınmalarının altında yatan gizemi de ancak aylar sonra anlayabileceğiz.
Muamması bol bir seçimle yüzyüzeyiz.
“BİZİM ŞEHRİMİZ BÜYÜK…”
Sizin için büyük şehirler ne kadar önemli ise, bizim için de “sizin küçük gördüğünüz bizim şehirler” de çok önemlidir. Köyümüz de önemlidir beldemiz de İlimiz de ilçemiz de “az değil çok önemlidir”.
Sizin küçük gördüğünüz bizim için “büyük”tür..
Siyasi partilerin ittifakları büyük şehirlerde sınırlamasının, küçük diye addedilen şehirlerde nasıl sandığa yansıyacağını böyle giderse ancak “ iş işten geçtikten sonra” öğreneceğiz... !
Yani “tren raydan çıktıktan sonra..”
“İttifak”ta “büyük-küçük ayırımı yapmak yanlış bir uygulama şeklidir bana göre.
Parti liderine göre “İstanbul-Ankara-İzmir-Antalya-Diyarbakır-Bursa” gibi şehirler “oy potansiyeli açısından” ne kadar büyük önem arz ediyorsa bizim içinde “Bolu-Düzce-Bartın- Zonguldak-Karabük-Gümüşhane-Tunceli-Karaman ” gibi küçük addedilen iller de önemlidir.
Sizin büyüğünüz size göre büyük, sizin küçük gördükleriniz de bize göre büyüktür. Her kenti kendi bünyesine göre yorumlamak gerekirdi.
İNSANLARI ANKARA’YA SÜRÜKLEMEK YANLIŞ..!
Bu insanları her seçimde Başkent’e sürüklemenin ne mantığı var..!
“Temayül” yoklaması yapılıyor, “STK’lar dinleniyor, telefonla “anketler” yapılıyor…
Ama karar yine ANKARA’DA VERİLİYOR..Hadi Düzce Bolu Ankara’ya bir adım…Türkiye batıdan ibaret değil ki..!
UZAKTAN KUMANDA “ADİL Mİ”?
Uzaktan kuşbakışı küçük gibi görünen yerlerin içine girildiğinde adeta BÜYÜDÜĞÜNÜ kaybolduğunuzda anlarsınız…Yani “uzaktan kumanda” etmek uzaktan rejon kesmek “kolay” olabilir, rahat gelebilir…O’nun zorluğunu ancak içine girdiğinizde anlarsınız..! Hele içine bir girin bakalım “kaybolup kalırsınız”...Yolunuzu yönünüzü kaybedersiniz.
Hani “yerinde karar verecektik” Hani “yerinde yönecektik”…Ne oldu abdestiniz mi kaçtı..!
Öyle tek abdestle 24 saati geçiremeyen müsülüman “tek abdestle 5 yılın kararını vermeye çalışıyor.
Üstelik siyasette “Müslüm-gayri Müslüm” ayırımı olmaz..! Irk ayırımı, mezhep ve meşrep ayırımı hiç olmaz..
Yukarıdan bakarsınız alandaki detayı göremezsiniz. İnce ayrıntının farkında olamazsınız.
İşin özü alanda belli olur. İşin gerçeği “yerinde belli olur”
Bakmak, görmek değildir…
İTTİFAK’TAKİ GİZEMLER..!
MHP’nin Düzce adaylarının tanıtıldığı toplantıda MHP İl başkanı İlhami Caboğlu’nun bir söylemi “aday tanıtım heyecanı içinde” bir çoğunuzun dikkatinden kaçmış olabilir ama benim dikkatimi celbetti…MHP, uzun bir aranın ardından ilk kez Düzce Milletvekili olarak TBMM’ye gönderdiği Ümit Yılmaz’ın konuşmasının ardından söz alan, “milletvekili çıkaran il başkanı sıfatına haiz” İl Başkanı Caboğlu, belediye başkan adaylarının ve partililerin hazır bulunduğu ortamda şöyle seslendi “Düzce’de hizmetin nasıl olacağını hep birlikte göreceğiz. Cumhur ittifakı olmamız dolayısıyla hükümetin nimetlerinden de faydalanabileceğiz.”
Doğru veya yanlış demiyorum. Ben bir tespitte bulunuyorum. MHP İl Başkanı Caboğlu alenen itirafta bulunuyor ve partililere açıkça şunu demeye getiriyor: “Biz MHP olarak bugüne kadar iktidara nasıl destek çıktıysak bundan sonra da yerelde nimetlerinden faydalanma hakkımız var” demek istiyor. Açıklaması bu..Konuşmanın orijinali de gayet net anlaşılır dilden: “…hükümetin nimetlerinden de FAYDALANABİLECEĞİZ.”
Biraz daha açarsak: “Siz çalışmalara aralıksız devam edin birde hükümetin imkanlarından da faydalanabileceğimizi unutmayın, çünkü biz Cumhur ittifakı içindeyiz”
Partililere güven veriyor. Kendinize gelin boş durmayın…İktidarın nimetlerinden Ak Parti Adayı Dr. Faruk Özlü’yle birlikte MHP’nin adayı Erdoğan Bıyık’ta faydalanacaktır” demek istiyor.! İl Başkanı Caboğlu Merkez Tv’deki “Yerel Seçime Doğru” programında da sürekli “Cumhur İttifakından” bahsetmesi bu sözlerini teyit ettiği anlamı taşıyor zaten…
Söylemlerin alana yansımasını hep birlikte göreceğiz
Düzce gibi “ittifakın olmadığı” iller ile ilçe ve beldelerde “MHP’nin adayı ile Ak Parti’nin adayı” siyasi arenada kendilerini, iş ve icraatlarını halka nasıl anlatacaklar göreceğiz.
Yani başka illerde ittifak kurup Düzce gibi yerlerde ittifak yapmayan bu iki partinin tavrı, CHP destekli, İYİ Parti’nin adayı Ömer Küçük’e nasıl yansıyacak! Küçük’ün eski bir MHP’li oluşu “oya nasıl tekabül edecek” hep birlikte göreceğiz. Seçime “önem” kazandıran bunun gibi bir sürü faktörün alana ve sandığa nasıl yansıyacağını sizler gibi bende merak ediyorum…
Partiler ve adaylar farklarını “artılarını” rakiplerin “eksilerini” nasıl anlatacak göreceğiz..!
Düzceli burada çok zorlanmayacak aslında ..30 aday yok 3 aday var. Üçünden biri Düzce Belediye Başkanı olacak. Üçünü biraz takip edin, üçünü biraz dinleyin izleyin anlayacaksınız tanıyacaksınız. Anlamalısınız ve tanımalısınız aslında. Bu ili 5 yıl yönetecek belediye başkanını seçerken yaptığınız bir hata yarın telafisi güç sonuçlara yol açacaktır. Yarın “eyvah büyük hata yaptım, üç yıl sonra değiştireyim” deme lüksünüz yok bunu da unutmayın!
Düzce’nin belediye başkanı, gazeteniz Objektif’in manşetine de yansıdığı gibi şimdiden belli aslında. Üç adayımız alanda, Düzce tayakkuzda…Onun için baştan söylemekte yarar var: “Belediye Başkanımız hayırlı olsun..!”
YORUMLAR